Uzay arşivleri - BilgiBizde.Net https://www.bilgibizde.net/category/bilim/uzay Bütün insanlar doğaları gereği bilmek isterler. Sun, 06 Feb 2022 19:18:07 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.4.3 James Webb Uzay Teleskobu Hakkında Bilinmesi Gerekenler https://www.bilgibizde.net/bilim/james-webb-uzay-teleskobu-hakkinda-bilinmesi-gerekenler.html https://www.bilgibizde.net/bilim/james-webb-uzay-teleskobu-hakkinda-bilinmesi-gerekenler.html#respond Thu, 06 Jan 2022 19:13:12 +0000 https://www.bilgibizde.net/?p=2605

NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu bugün uzayın derinliklerine doğru yola çıktı. Siz de yeni uzay teleskobu “nedir ve neden önemlidir?” diye düşünüyorsanız, teleskobun başlıca dört görevini birlikte inceleyelim.

James Webb Uzay Teleskobu Hakkında Bilinmesi Gerekenler yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

James Webb Uzay Teleskobu’nun Yörünge Yolculuğu Başladı: İşte Teleskop Hakkında Bilinmesi Gerekenler

NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu bugün uzayın derinliklerine doğru yola çıktı. Siz de yeni uzay teleskobu “nedir ve neden önemlidir?” diye düşünüyorsanız, teleskobun başlıca dört görevini birlikte inceleyelim.

Kızılötesi bir uzay gözlemevi olan James Webb Uzay Teleskobu (JSWT), bugün öğle saatlerinde Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) Fransız Guyanası’ndaki fırlatma sahasından Arianespace Ariane 5 roketiyle fırlatıldı. Teleskobun fırlatıldığı anlar NASA’nın YouTube kanalında eş zamanlı olarak yayınlandı.

Yeni uzay teleskobu, evrenin tarihini ortaya çıkarmak için araştırmalar yapacak. NASA’nın en büyük ve en güçlü uzay bilimleri teleskobu James Webb Uzay Teleskobu, Dünya’dan 1 milyon mil (1,5 milyon kilometre) uzaklıkta; Güneş’in yörüngesinde konumlanacak. Uzay teleskobunun kalıcı konumuna ulaşması yaklaşık 30 gün sürecek.

Yeni uzay teleskobunun yörünge yolculuğu başladı

Teleskobun yörüngeye ulaşmasıyla öncelikle başarılı bir şekilde kalibre edilmesi ve yerleşmesi, hizalanması gibi bir dizi ayarlamalar yapılacak. Uzay Teleskobu Bilim Enstitüsü’ne göre, yeni teleskoptan en iyi görüntülerin gelebilmesi için yaklaşık 6 aylık bir zamana ihtiyaç duyulacak.

NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu’nun; evrendeki ilk ışık, erken evrende galaksilerin oluşması, yıldızların doğuşu ve gezegenler tarihi olmak üzere temelde 4 ana konusu olacak.Gerekli teknik ayarlamaların ardından James Webb Uzay Teleskobu’nun da şimdiye kadar pek çok büyüleyici fotoğraflara erişmemizi sağlayan Hubble Uzay Teleskobu gibi harika fotoğraflar çekmesi bekleniyor.

James Webb’in ana görevleri:

1. İlk ışığın oluşumu ve yeniden iyonlaşma:

Bu görev, Bing Bang’in bugünkü bildiğimiz şekliyle evreni başlatmasından sonra; evrenin ilk aşamalarının araştırılmasını ifade ediyor. Evren başlangıçta elektronlar, protonlar ve nötronlar gibi parçacıklarla doluydu. Evrende bu parçacıkların birleşmeye başlaması için gerekli ışık, parçacıkların soğumasıyla ortaya çıkıyordu. James Webb Uzay Teleskobu öncelikle ilk ışığın izini sürecek. Ayrıca ilk yıldızların oluşmasından sonraki “yeniden iyonlaşma çağını” inceleyecek.

2. Galaksilerin milyarlarca yıllık evrimi:

Bugün gördüğümüz sarmal ve eliptik gökadalar milyarlarca yıl içinde yaşanan evrimleşmenin bir sonucu. Günümüzde, evrenin nasıl evrimleştiğine dair ipuçlarını görmek için yararlanılan en iyi yöntem ise galaksi incelemeleridir. James Webb Teleskobu, evrimi daha iyi anlayabilmek için en eski gökadaları inceleyecek.

3. Yıldızların doğuşu ve gezegen sistemleri:

Yıldızlar gaz bulutları içinde oluşur ve büyüdükçe radyasyon basıncının etkisiyle bu gazı bir nevi üflerler. Yeni uzay teleskobunun kızılötesi gözleri, bu kaynakları inceleyerek yıldızların ve gezegen sistemlerinin doğuşunu anlamaya çalışacak.

4. Gezegenler ve yaşamın kökenleri:

Gezegenlerin atmosferlerini ve oluşum koşullarını anlamak, bilim insanlarının belirli gezegenlerin yaşanabilir olup olmadığını daha iyi tahmin etmelerine yardımcı olabilir. NASA’nın gezegen arayan Kepler Uzay Teleskonu’nun da katkılarıyla son yıllarda çok fazla ötegezegen keşfedildi. James Webb Uzay Teleskobu’nun güçlü sensörleri bu gezegenleri (atmosferlerini görüntüleme de dahil olmak üzere) derinlemesine inceleyebilecek.

James Webb Uzay Teleskobu Hakkında Bilinmesi Gerekenler yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/james-webb-uzay-teleskobu-hakkinda-bilinmesi-gerekenler.html/feed 0
Bugüne Kadar Keşfedilen En Büyük 8 Kara Delik https://www.bilgibizde.net/bilim/bugune-kadar-kesfedilen-en-buyuk-8-kara-delik.html https://www.bilgibizde.net/bilim/bugune-kadar-kesfedilen-en-buyuk-8-kara-delik.html#respond Fri, 22 Oct 2021 07:27:24 +0000 https://www.bilgibizde.net/?p=2536

İnsanlık için evrenin en büyük gizemi olan kara delik kavramı, muhtemelen daha uzun süre boyunca gizemini kotuyacak. Peki bugüne kadar keşfedilmiş, hayal gücünün sınırlarını zorlayan boyutları ile uzayda "süzülen" kara delikler hangileri? Sizin için yanıtladık.

Bugüne Kadar Keşfedilen En Büyük 8 Kara Delik yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
İnsanlık için evrenin en büyük gizemi olan kara delik kavramı, muhtemelen daha uzun süre boyunca gizemini kotuyacak. Peki bugüne kadar keşfedilmiş, hayal gücünün sınırlarını zorlayan boyutları ile uzayda “süzülen” kara delikler hangileri? Sizin için yanıtladık.

Evrende bulunan gök cisimlerine anlam vermek oldukça zor bir iş. Ne kadar fazla düşünürsek, o kadar çok çıkmaza girilen bu durumun en ciddi örneklerinden biri de kara delikler. Saatlerce, aylarca, yıllarca hesaplamalar yapılsa bile keşfedilen oldukça az veri olduğundan, sonuca varmak ve bir fikir ortaya koymak pek de mümkün görünmüyor. Ancak artık eminiz ve gerçek olduklarını biliyoruz.

Süpernova patlaması sonrası oluşan kara deliklerin, büyüklükleri fazlasıyla göreceli. Yıldızların çarpışması esnasında ortaya çıkan enerjinin büyüklüğüne, oluşan elementlerin ağırlığına bağlı olarak kara deliklerin büyüklüğü de değişiyor. Ayrıca kara delikler, gezegenlere ve yıldızlara göre çok daha yoğun cisimler oldukları için boyutlarına oranla korkunç düzeyde çekim güçleri bulunuyor.

  • NOT: Listede göreceğiniz “Güneş kütlesi” değeri, ilgili kara deliğin Güneşimizden kaç kat daha ağır olduğunu gösteriyor.

Bugüne kadar keşfedilmiş en büyük kara delikler:

  • TON 618
  • Holmberg 15A
  • IC 1101
  • S5 0014+81
  • NGC 6166
  • NGC 4889
  • OJ 287
  • NGC 1600

NGC 1600

  • Güneş kütlesi: 17 milyar

Bu galaksinin, en az 30 daha uydu gökadaya sahip olduğu ve X ışını kaynağı olarak bilinir. NGC 1600’ün 4 milyar ışık yılı öncesinde gerçekleşen bir galaksi çarpışmasının sonucu ortaya çıktığına inanılıyor. Bu galaksinin yaşının 4.6 ila 8.8 milyar yıl olduğu tahmin ediliyor. Merkezindeki kara delik ise listemizin ilk sırasında yer alıyor.

OJ 287

  • Güneş kütlesi: 18 milyar

OJ 287, yaklaşık 120 yıl öncesine kadar yarı optik patlamalar üreten, 3.5 milyar ışık yılı uzaklıkta bulunan bir BL Lac* nesnesidir. İlk olarak radyo dalga boylarıyla tespit edildi. Bu süper kütleli kara deliğin çevresindeki galaksi, Güneş’in parlaklığının trilyon katından kadar parlaktır.

BL Lacertae nesnesi: BL Lacertae veya BL Lac nesnesi, bir tür aktif galaktik çekirdek galaksidir. Diğer kara deliklerin aksine, emisyon sürekliliğinin hakim olduğu kara deliklerdir.

NGC 4889

  • Güneş kütlesi: 21 milyar

Caldwell 35 olarak da isimlendirilen E4 süperdev eliptik gökadası, 1785 yılında İngiliz astronom William Herschell tarafından parlak, belirsiz bir parça olarak keşfedildi. Dünyadan 308 milyon ışık yılı uzaklıkta yer almaktadır. Galaksinin merkezinde, içeri sızan gazlar ve tozdan kaynaklanan sürtünme etkisiyle küme içi ortamı ısıtan süper kütleli bir kara delik vardır. Eliptik galaksilerde olduğu gibi, NGC 4889’un kütlesinin yalnızca bir kısmı yıldıza benzer. Ayrıca NGC 4889, güçlü bir X ışını, ultraviyole ve radyo frekansı radyasyon kaynağıdır.

NGC 6166

  • Güneş kütlesi: 30 milyar

X ışını emisyonları açısından bilinen en parlak kara deliklerden biridir. NGC 6166’nın bir dizi galaksi çarpışması sonucu olduğundan şüpheleniliyor, çok sayıda küresel yıldız kümeye sahip olduğu biliniyor. Bu galaksinin en zengin küresel yıldız küme sistemine sahip olduğu düşünülüyor. 30 milyar güneş kütlesi ağırlığa sahip olduğu tahmin ediliyor.

S5 0014+81

  • Güneş kütlesi: 40 milyar

Güneşten 300 trilyon kat parlaklığıyla bilinen en parlak kuasarlardan biridir. Samanyolu Galaksisi’nde bulunan tüm 100 ila 400 milyar yıldızdan çok daha parlaktır. Ne kadar parlak olsa da 12.1 milyar ışık yılı uzaklığından dolayı, incelenmesi oldukça zor bir kara deliktir. Bu kara delik, X ışınlarından radyo dalgalarına kadar, hatta gama ışınlarına kadar oldukça büyük bir radyasyon kaynağıdır.

Holmberg 15A

  • Güneş kütlesi: 40 milyar

Bizden 700 milyon ışık yılı uzaklıkta olan Holmberg 15A, 1937 yılında Erik Holmberg tarafından keşfedildi. Gözlemlenen en büyük çekirdeğe sahip olduğu gerekçesiyle kısa sürede, oldukça büyük bir şöhrete kavuştu. Ancak sonrasında bunun yanlış olduğu açıklandı. Çekirdeği olmasa da kendisi, 40 milyar güneş kütlesi ağırlığı ile şöhretini devam ettirdi.

TON 618

  • Güneş kütlesi: 66 milyar

TON 618, 66 milyar Güneş kütlesiyle şimdiye kadar keşfedilen en büyük kara deliktir. 10.4 milyar yaşında olduğu tahmin edilen TON 618’in, bir galaksinin merkezinde bulunan dev bir kara deliğin etrafında dönen, yoğun derecede sıcak gazdan oluşan bir kuasar olduğuna inanılıyor. olan TON 618’i çevreleyen galaksi, Evrendeki en parlak oluşumlardan birisi. Ancak Dünya’da bulunan hiçbir teleskop tarafından görülemez.

Bugüne Kadar Keşfedilen En Büyük 8 Kara Delik yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/bugune-kadar-kesfedilen-en-buyuk-8-kara-delik.html/feed 0
NASA, “Ay Yolculuğu” İçin Hazırlanıyor! https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-ay-yolculugu-icin-hazirlaniyor.html https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-ay-yolculugu-icin-hazirlaniyor.html#respond Tue, 13 Nov 2018 13:28:01 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=1761

NASA, Ay’a geri dönmeye hazırlanıyor. Ama bu kez arkasında dev isimler de olacak! Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump geçtiğimiz yıl yaptığı organizasyonda, NASA’yı Ay’a döndürecek bir sözleşmeye imza attı. Başkan Yardımcısı Pence ve NASA Yöneticisi Jim Bridenstine bu eylemi sonuna kadar destekliyorlar. NASA‘nın amacı bu kez aya yalnız gitmek değil; büyük firmaları da arkasına alacak. Amerika Uzay Ajansı yaptığı açıklamada, “ABD […]

NASA, “Ay Yolculuğu” İçin Hazırlanıyor! yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

NASA, Ay’a geri dönmeye hazırlanıyor. Ama bu kez arkasında dev isimler de olacak!

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump geçtiğimiz yıl yaptığı organizasyonda, NASA’yı Ay’a döndürecek bir sözleşmeye imza attı. Başkan Yardımcısı Pence ve NASA Yöneticisi Jim Bridenstine bu eylemi sonuna kadar destekliyorlar.

NASA‘nın amacı bu kez aya yalnız gitmek değil; büyük firmaları da arkasına alacak. Amerika Uzay Ajansı yaptığı açıklamada, “ABD şirketleriyle çalışmak, uzun vadeli bir bilimsel çalışmaların önünü açıyor. Buna ek olarak Ay ve Mars’ta insan keşiflerinin gerçekleştirilmesinin bir sonraki adımını temsil ediyor” ifadelerini kullandı.

NASA, gerçekten de dev firmalarla çalışıyor: Lockheed Martin’in yanı sıra Astrobotic Technology, Deep Space Systems, Draper, Firefly Aerospace, Intuitive Machines, Masten Space Systems, Moon Express and Orbit Beyond gibi dev şirketler Ay seyahatine yatırım yapacaklar.

NASA, teklifleri değerlendirirken fizibilite, fiyat ve zamanlama gibi faktörleri değerlendiriyor. CLPS sözleşmeleri önümüzdeki 10 yıl içinde 2.6 milyar dolar değerinde olacak.

ABD, Ay’ı hedef  alan tek ülke değil. Çin, Japonya ve İsrail üçlüsü “Ay Görevleri” düzenlemeye niyetli. NASA ise, “Ay görevlerinin” önümüzdeki yılın başlarında gerçekleşebileceğini iddia ediyor. Ajans, “Görevimiz, insanların ay yüzeyine dönmeleri için gerekli olan arazi ve diğer keşif sistemlerinin gelişimini yapılandıracak ve Mars’a gönderilecek astronotları bilgilendirecek nitelikte.”ifadelerini kullanıyor.  Bridenstine, “Kararımız, Amerika’nın geri kalanının yüzeye çıkmasında somut ilerlemeyi işaret ediyor. NASA‘nın görevi muazzam veriler elde etmek ve bu verileri Mars’ta kullanmak yönünde” açıklamasında bulundu.

NASA, “Ay Yolculuğu” İçin Hazırlanıyor! yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-ay-yolculugu-icin-hazirlaniyor.html/feed 0
Uzay Aracı Cassini Neden İmha Ediliyor? https://www.bilgibizde.net/bilim/uzay-araci-cassini-imha-ediliyor.html https://www.bilgibizde.net/bilim/uzay-araci-cassini-imha-ediliyor.html#respond Mon, 21 Aug 2017 12:39:07 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=1639

Uzay Aracı Cassini Neden İmha Ediliyor? yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

Satürn’ü Araştıran Uzay Aracı Cassini Neden İmha Ediliyor?

Satürn’ü araştırmakla görevli Cassini, “Grand Finale” olarak adlandırılan büyük Satürn dalışı ile imha edilecek. Peki böyle bir adım atılmasının sebebi ne?

13 yıldan beri Satürn’ü ve uydularını araştırmakla görevli Cassini uzay aracı, görevinin sonlarına doğru ilerliyor. Bu mucizevi araç, Güneş Sistemi’nin en kusursuz gezegenlerinden birisi olan Satürn’ü araştırmış ve en sonunda uzayda olacak yaşamın en büyük kanıtını bulmuştu. Enceladus’ta yer alan buzun altında okyanus olduğunu keşfeden Cassini, bütün bu başarılarına rağmen yok edilecek. Satürn’ün halkaları ve yörüngesinde yapacağı 22 dalışın ardından bizzat Satürn’ün içerisine dalarak kendisini imha edecek başarılı uydunun bunun neden yaptığı tam olarak bilinmiyordu, ancak yeni bilgiler ışığında Cassini’nin ‘ölüm’ nedeni anlaşıldı.

Cassini’nin, Enceladus’un buzulu altında yaşam olma ihtimalini çıkardığı gün imha edileceği yönünde bir karar alındı. İlk olarak 1997’de geliştirilmeye başlayan uydunun son 20 yılın koşullarında iyice kirlenmiş olabileceği düşünülüyor. Dünyadan sterilize edilmeden gönderilen Cassini, eğer Enceladus’ta yaşam formu varsa gezegene ölümcül mikroplar taşıyabilir.

Fark ettiyseniz, NASA son zamanlarda bu olaya önem vermeye başladı. Gezegenden sorumlu çalışanlar arayan NASA, bu meslekte tam da bunu yapmaya çalışacak. Başka gezegenlerden dünyamıza veya bizim gezegenimizden başka gezegenlere gidecek çeşitli bakteri ve mikroorganizmalar, bağışıklık sisteminin hazır olmamasından dolayı gittiği yerdeki canlı yaşam formunu yok edebilir.

NASA, Avrupa Uzay Ajansı ve İtalyan Uzay Ajansı’nın birlikte aldığı karara göre, en iyi yolun Cassini’nin yok edilmesi olduğu kararına varıldı. 15 Eylül’de son yolculuğuna çıkacak Cassini, yakında başlayacağı son 5 yörünge atlayışında daha fazla risk alarak Satürn’e daha fazla yaklaşmaya çalışacak. Bunun için Titan uydusunun çekim gücünü kullanacak uydu, uzaya daha fazla mikrop yaymamak için 15 Eylül’de son yolculuğuna uğurlanacak.

Yapılan açıklamalara göre Cassini, uzay araştırmaları arasında en başarılı uydulardan birisi oldu. “Satürn’ün kitaplarını yeniden yazdı” diyerek Cassini’nin önemini vurgulayan NASA mühendisi Earl Maize, Cassini’nin başarılarının bir devrim niteliği taşıdığını belirtti. Bundan sonra yapılacak tüm gezegen araştırma görevlerinde Cassini’nin olayı akıllara gelecek ve Dünya’dan çıkan uydular sterilize edilerek gönderilecek.

13 yıldan beri araştırdığı gezegeninin yanına giderek kendini imha edecek bu mucizevi uzay aracına bizlere sunduğu yeni bilgiler için teşekkürlerimizi sunuyorum.

Uzay Aracı Cassini Neden İmha Ediliyor? yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/uzay-araci-cassini-imha-ediliyor.html/feed 0
Güneş Tutulması NASA’da Canlı Yayın! https://www.bilgibizde.net/bilim/gunes-tutulmasi-nasada-canli-yayin.html https://www.bilgibizde.net/bilim/gunes-tutulmasi-nasada-canli-yayin.html#respond Mon, 21 Aug 2017 12:19:31 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=1634

Güneş Tutulması NASA’da Canlı Yayın! yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

21 Ağustos’taki (Bugün) Güneş Tutulması’nı NASA’nın Yapacağı Canlı Yayınla İzleyin!

Bu akşam saat 21.45 civarında yaşanacak büyük Güneş Tutulması’nı NASA’nın web sitesi üzerinden saniye saniye takip edebilirsiniz.

Bu akşam müthiş bir uzay olayı daha yaşanacak. Saat 21.45’ten itibaren gözlemleyebileceğimiz Güneş Tutulması yaşanacağı saat itibariyle ülkemizden görülemeyecek. Yalnızca ABD’liler bu olaya net şekilde tanıklık edecekler.

Yaklaşık 90 dakika boyunca devam edecek ve ‘tarihin en büyüğünün’ yaşanacağı Güneş Tutulması, DKIST teleskobu ile ölçümlenecek.

ABD’nin Oregon eyaletinden South Carolina’ya kadar görülecek olan Güneş Tutulması, doğu yakasında NY’den saat 1:23 – 4:01 pm (13:23 – 16:01) arasında izlenecek. Güneş, New York’ta saat 14:45 gibi maksimum %77 olacak şekilde kararacak. Florida’da 14:58’de maksimum %82, Jacksonville’de ise 14:47’den itibaren %92’lik bir kararma yaşanacak.

Bu olay, maalesef Türkiye saati ile 21:45’te yaşanacağı için kararma görülmeyecek. Fakat NASA’nın web sitesi üzerinden canlı olarak izleyebileceğiz. Bundan sonraki Güneş Tutulmaları 2 Ağustos 2027 saat 11:23’te ve 20 Mart 2037’de saat 10:43’te görülecek ve en net Orta Doğu ile Kuzey Afrika’dan izlenecek. Türkiye’deki en net Güneş Tutulması en son 29 Mart 2006’da görülmüştü.

Güneş Tutulması NASA’da Canlı Yayın! yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/gunes-tutulmasi-nasada-canli-yayin.html/feed 0
İlk Kez Ölen Bir Yıldızın Kara Deliğe Dönüşümü Gözlendi https://www.bilgibizde.net/bilim/ilk-kez-olen-bir-yildizin-kara-delige-donusumu-gozlendi.html https://www.bilgibizde.net/bilim/ilk-kez-olen-bir-yildizin-kara-delige-donusumu-gozlendi.html#respond Thu, 08 Jun 2017 09:32:54 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=1331

İlk Kez Ölen Bir Yıldızın Kara Deliğe Dönüşümü Gözlendi yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

Tarihte ilk kez astronomlar ölen bir yıldızın, yeniden bir kara delik oluşturmasına tanık oldular. Güneşimizden 25 kat daha büyük olan bu yıldız çok büyük bir patlamayla parlak bir süpernovaya dönüşmesi gerekirken, gerisinde bir kara delik oluşumuna neden oldu.

“Bu gibi dev çöküşlerin çoğu, neden çoğu yıldızda nadiren süpernova görüldüğünü açıklayabilir, ” diyor Ohio State Üniversitesi ve Gözlemsel Kozmoloji’nden Prof. Christopher Kochanek.

Öyle görünüyor ki; bu gibi yıldızların % 30 kadarı süpernova olmadan sessizce kara deliğe dönüşüyor.

“Bu bir yıldızın süpernova oluşumundan hemen sonra kara delik oluşturabileceğine dair tipi bir görüş içeriyor. Eğer yıldız süpernova oluşturmada geride kalırsa halen kara delik oluşturabilir. İşte bu da en büyük yıldızlarda neden süpernova görmediğimizi açıklayabilir,” diyor Kochanek.

Prof. Kochanek’in liderlik ettiği astronomlardan oluşan bir ekip, Large Binocular Teleskopu kullanarak, diğer galaksilerdeki süpernovaların nasıl çöktüğünü araştırıyor.

Havai Fişek Galaksisi’nden Süpernovalar Hep Görülüyor

22 milyon ışık uzaktaki NGC 4946 adlı galaksinin takma ismi Havai Fişek Galaksisi, çünkü sürekli süpernovalar oluyor. Aslında SN 2017 eaw 14 Mayıs’ta maksimum parlaklığa yakın bir şekilde parladığı keşfedildi. 2009 ‘da başlayarak N6946-BH1 galaksisinin zayıfça parladığı gözlendi. 2015’den itibaren, sönerek yok oldu.

Astronomlar Hubble Uzay Teleskopu’nu yıldızın konumuna çevirerek halen soluk bir şekilde de olsa onu gözlemlemek istedi. Ayrıca Spitzer Uzay Teleskopunu da kullanarak bölgeden yayılan kızılötesi radyasyonu aradı. Eğer yıldız halen oradaysa bu bir işaret olacaktı ya da toz bulutunun gerisinde saklanmış olabilirdi.

Bütün testler negatif çıktı. Yıldız artık orada değildi. Fakat dikkatli bir eleme işlemiyle araştırmacılar yıldızın kara deliğe dönüşmüş olabileceği sonucuna vardılar.

Araştırmacılar N6946-BH1’in son 7 yıllık araştırmada çöken tek süpernova olduğunu bildiriyor. Diğer 6 yıldız ise normal süpernovalar oluşturdu. Bu % 10 ila % 30 arasında çökmüş süpernova oluşturabileceğini ortaya koyuyor.

Araştırmacı Krzystof Stanek, bu keşfin çok büyük kara deliklerin kökenine çıkarımlar taşıdığını düşünüyor.LIGO deneyinde kütleçekim dalgalarının bulunması gibi bir etki.

Bu büyük yıldız süpernova oluşturabilirdi-bu proses esnasında dış tabakalarının büyük kısmını patlatırdı- ve halen dev bir kara delik oluşturabilecek kütleye ve dolayısıyla LIGO’nun tespit edeceği ölçeğe sahip olurdu.

“Eğer süpernova olmasaydı, çok büyük bir kara delik yapmanın daha kolay olduğundan şüpheneliyorum,” diyor Stanek.

İlk Kez Ölen Bir Yıldızın Kara Deliğe Dönüşümü Gözlendi yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/ilk-kez-olen-bir-yildizin-kara-delige-donusumu-gozlendi.html/feed 0
NASA’nın Mars İçin Tanıttığı Araç Batman Aracına Benziyor https://www.bilgibizde.net/bilim/nasanin-mars-icin-tanittigi-arac-batman-aracina-benziyor.html https://www.bilgibizde.net/bilim/nasanin-mars-icin-tanittigi-arac-batman-aracina-benziyor.html#respond Wed, 07 Jun 2017 02:23:30 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=1249

NASA’nın Mars İçin Tanıttığı Araç Konsept otomobiller eğlencelidir ancak aslında üretilecek bir şey olarak algılanmamaktadır. Dikkat çekmek yeni bir tasarım yönlendirmesi yapmak ve yeni fikirler için bir öncü olarak hareket etmek için var olurlar. Nasa ise hemen Kennedy Uzay Merkezi’nde Mars için konsept aracı hemen tanıttı.

NASA’nın Mars İçin Tanıttığı Araç Batman Aracına Benziyor yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

NASA’nın Mars İçin Tanıttığı Araç

Konsept otomobiller eğlencelidir ancak aslında üretilecek bir şey olarak algılanmamaktadır. Dikkat çekmek yeni bir tasarım yönlendirmesi yapmak ve yeni fikirler için bir öncü olarak hareket etmek için var olurlar. Nasa ise hemen Kennedy Uzay Merkezi’nde Mars için konsept aracı hemen tanıttı.

NASA’nın Mars İçin Tanıttığı Araç Batman Aracına Benziyor yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/nasanin-mars-icin-tanittigi-arac-batman-aracina-benziyor.html/feed 0
ISS (Uluslararası Uzay İstasyonu) Uzay Çöplerinden Nasıl Korunuyor? https://www.bilgibizde.net/bilim/iss-uluslararasi-uzay-istasyonu-uzay-coplerinden-nasil-korunuyor.html https://www.bilgibizde.net/bilim/iss-uluslararasi-uzay-istasyonu-uzay-coplerinden-nasil-korunuyor.html#respond Thu, 25 May 2017 09:26:00 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=1158

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda, uzay çöpleri ile ve mikro meteorlar ile sık sık çarpışma olur. Bu olay, uzaya çöp salınımı arttıkça daha da sıklaşıyor. Her çarpışma sonrasında, çöpler daha ufak parçalara bölünür. Neyse ki şu ana kadar ISS’te çok büyük bir zarara yol açılmadı. Bugüne kadar yaşanmış en kötü iki olay ise uyduların imhası sırasında meydana […]

ISS (Uluslararası Uzay İstasyonu) Uzay Çöplerinden Nasıl Korunuyor? yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda, uzay çöpleri ile ve mikro meteorlar ile sık sık çarpışma olur. Bu olay, uzaya çöp salınımı arttıkça daha da sıklaşıyor. Her çarpışma sonrasında, çöpler daha ufak parçalara bölünür. Neyse ki şu ana kadar ISS’te çok büyük bir zarara yol açılmadı.

Bugüne kadar yaşanmış en kötü iki olay ise uyduların imhası sırasında meydana geldi. 2009 yılında, 900 kiloluk arızalı Rus uydusu İridium haberleşme uydularından biri ile çarpıştı. Çarpışma sonucunda ikisi de parçalara ayrılarak, daha sonrasında takip edilmesi gereken binlerce tehlikeli ufak parça ortaya çıktı. Elbette bu bir kazaydı, ancak uyduların devreden çıkarılması için güvenli bir sistem geliştirmenin ne kadar önemli olduğunu gösteren bir örnek oldu.

Diğer kötü kaza ise tamamen bir ahmaklık sonucu ortaya çıktı. 2007 yılında, Çin bir uyduyu sadece bunu yapabilecek gücü olduğunu göstermek için füze ile yok etti. Bu imha işlemi sonucu binlerce enkaz parçası, yüksekliği 200 km ile 3800 km arası değişen bir buluta, Alçak Dünya Yörüngesi’nin (LEO) tümüne, yayıldı. Bu parçalardan bazıları ise 10 santimden büyük, yani oldukça tehlikeli.

Uzaydaki çoğu cisim ya uluslararası ya da ticari mülkiyet olduğu için NASA’nın bu gibi durumlarda güvenliği sağlayabilecek bir yetkisi bulunmuyor. Ancak Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) küçük çarpışmaların getirebileceği risk düşünülerek tasarlandı. Uzaydaki her cisim, yörüngesinin belirlediği hız ile hareket ediyor ve uzaydaki her cisim bir yörüngede. ISS için çizilen risk grafiğine baktığımızda, kelebek şeklinde bir grafik görüyoruz. Dolayısıyla en büyük zararın olması için ISS ile uzay çöpünün birbirine doğru hareket ediyor olması gerekiyor çünkü bu durumda parça ile ISS’in hızları birleştiği için şiddetin boyutu büyüyor. ISS 7,8 km/s ile hareket ediyor. Karşıdan gelem cisim de 7,8 km/s ile hareket ettiğinde toplam hız, dolayısıyla çarpışma hızı 15,6 km/s oluyor. Fakat ISS yörüngesindeki hiçbir cisim ISS’in zıt yönünde hareket etmiyor. Öyle olsa idi, 45 dakikada bir çarpışma yaşanırdı.

En büyük tehlike ise parçanın saat 2 ya da saat 10 yönünde gelmesi. Farklı bir yörüngede olmasına rağmen hızı parçanın ISS’e göre çok yüksektir. İstasyonun önünde, yörüngeler düşünülerek tasarlanmış bir kalkan bulunmakta. Buna Whipple tamponu deniyor. Bu çok katmanlı bir kalkan ve her katmanının arasında boşluk yer alıyor. Kalkanın çalışma prensibi ise şöyle: çarpan cisim katmanlar arasından geçerken etkisini yavaşça kaybediyor ve son katmana geldiğinde artık tehlikeli olmaktan çıkıyor.

Bir çarpışma sonrasında güneş panelinde yaşanan hasar.

Gelen parçacık basınçlı kabinin yüzeyinde delik açtığında ise kabin ekibi yama ile deliği kapatıyor.

Bugüne kadar kabin içine giren bir parça olmadı. Ancak zaman zaman araç üzerinde bazı ufak delikler oluşuyor. Güneş panelleri, radyatörler, kulplar ve destekler bu zedelenmelerden nasibini alıyor. Kabin ekibi çarpışma sesi duyulduğunda hemen bilgilendirilerek kazadan haberlerinin olması sağlanıyor.

Eğer tehlikeli cisim 10 santim civarındaysa ve Alçak Dünya Yörüngesi içindeyse, ISS hemen uyarılıyor ve ISS yerini değiştirerek olası kazanın etkisinden kurtuluyor. Eğer cisim küçük ise, risk alıp sonucuna göre hareket ediyorlar.

ISS (Uluslararası Uzay İstasyonu) Uzay Çöplerinden Nasıl Korunuyor? yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/iss-uluslararasi-uzay-istasyonu-uzay-coplerinden-nasil-korunuyor.html/feed 0
NASA: Hubble Teleskopu İlk Atmosfer Araştırmasını Yapıyor https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-hubble-teleskopu-ilk-atmosfer-arastirmasini-yapiyor.html https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-hubble-teleskopu-ilk-atmosfer-arastirmasini-yapiyor.html#respond Wed, 22 Feb 2017 20:46:32 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=911

NASA: Hubble Teleskopu İlk Atmosfer Araştırmasını Yapıyor yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

Bu sanatçının illüstrasyonu, güneşten çok daha küçük ve daha serin olan üst kırmızı cüce yıldızının önünden geçerek, iki Dünya boyutunda gezegen, TRAPPIST-1b ve TRAPPIST-1c’yi göstermektedir. NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu, bu gezegenlerin çevresinde atmosfer bulguları arıyordu.

Haber: NASA/ESA/STScI/J. de Wit (MIT)

Gökbilimciler, NASA’nın Hubble Uzay Teleskobunu kullanarak, güneş sisteminin ötesinde, ılıman, Dünya ölçeğinde gezegenlerin çevresinde atmosfere yönelik ilk araştırmayı yaptılar ve iki ekstraflanet üzerinde yaşanabilirlik şansını artırabilecek göstergeler buldular.

Spesifik olarak, yaklaşık 40 ışıkyılı uzaktaki TRAPPIST-1b ve TRAPPIST-1c dış gezegenlerinin genellikle gaz halindeki dünyalarda bulunan kabarık, hidrojene egemen atmosfere sahip olma ihtimali olmadığını keşfettiler.

Baltimore’daki Uzay Teleskop Bilim Enstitüsünün (STScI) ekip üyesi Nikole Lewis, “Boğucu bir hidrojen-helyum gazının olmaması, bu gezegenlerde yaşanabilirlik şansını artırıyor” dedi. “Önemli bir hidrojen-helyum gazları olsaydı, ikisinden biri potansiyel olarak yaşamı destekleme şansı kalmaz, çünkü yoğun atmosfer bir sera gibi hareket eder”.

Cambridge, Massachusetts’teki Massachusetts Institute of Technology’den Julien de Wit, bir grup bilimadamının Hubble’ın Geniş Alan Kamera 3’ü kullanarak yakın kızıl ötesi ışıkta gezegenleri gözlemlemelerine yol açtı. Işık kodunu çözmek ve kimyasal makyajın ipuçlarını bulmak için spektroskopi kullandılar. bir atmosfer. Atmosferlerin içeriği bilinmiyor ve daha fazla gözlem beklemek zorunda kalacak olsa da, düşük hidrojen ve helyum konsantrasyonu, sonuçları hakkında heyecanlı bilim adamlarına sahip.

NASA’nın Washington’daki Bilim Misyon Müdürlüğü’nden sorumlu yönetici olan Geoff Yoder, “Bu ilk Hubble gözlemleri, Dünya gibi kayalık olsalar da, yakınlardaki dünyalar hakkında daha fazla öğrenmede umut verici bir ilk adımdır” diyor Geoff Yoder. “Bu NASA ve eksopranet araştırması için heyecanlı bir zamandır.”

Gezegenler Kova takımyıldızı içinde en az 500 milyon yıllık bir kırmızı cüce yıldızı bulabilirler. Bunlar, 2015 yılının sonlarında Şili’deki ESA (Avrupa Uzay Ajansı) La Silla Gözlemevinde bulunan Belçikalı bir robotik teleskop TRAnswer Planets and PlanetesImals Küçük Teleskobu (TRAPPIST) tarafından yapılan bir dizi gözlem ile keşfedildi.

TRAPPIST-1b, 1.5 günde kırmızı cüce yıldızı etrafında bir devre tamamladı ve 2.4 gün içinde TRAPPIST-1c tamamladı. Gezegenler Dünya’nın güneşe kıyasla yıldızlarına 20 ila 100 kat daha yakındır. Yıldızları güneşimizden daha sönük olduğu için, araştırmacılar, ılımlı sıcaklıkların sıvı suyun toplanmasına izin verebileceği en az bir gezegen, TRAPPIST-1c’nin yıldızın yaşanabilir bölgesi içerisinde olabileceğini düşünüyorlar.

4 Mayıs 2016’da NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu, bilinen 40 Dünya Çapındaki iki ekstraflantan ikisinin sadece spektroskopik ölçümlerini, sadece 40 ışıkyılı uzaktaki TRAPPIST-1 sisteminde yaptı.

Haber: NASA

4 Mayıs’ta astronomlar, mevcut atmosferden süzülen şekliyle yıldız ışıklarını ölçmek için, her iki gezegen birbirlerinin birkaç dakika içinde yıldızlarının önünden geçtiklerinde nadir bulunan eşzamanlı bir geçişten yararlandı. Her iki yılda bir ortaya çıkan bu çift geçiş, gezegenlerin atmosferik karakterlerinin eşzamanlı göstergelerini sunan birleşik bir sinyal sağladı.

Araştırmacılar, Hubble’ı, Dünya ve Venüs’inkiler gibi hidrojenden daha ağır elementlerden oluşan daha ince atmosferleri aramak için takip gözlemleri yapmak için kullanmayı umuyorlar.

Gazetenin ikinci yazarı Hannah Wakeford, Maryland Greenbelt’deki NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’ndeki “daha fazla veri ile metan tespit edebilir ya da atmosferlerde su özelliklerini görebilir ve bize atmosferlerin derinlik tahminlerini verebilir” dedi. .

NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu dahil olmak üzere gelecekteki teleskoplardan gelen gözlemler, bu atmosferlerin tam kompozisyonunun belirlenmesine yardımcı olacak ve su buharı ve metanın yanı sıra karbon dioksit ve ozon gibi potansiyel biyolojik imzalar için avlanacaktır. Webb, ayrıca bir gezegenin sıcaklığını ve yüzey basıncını – yaşanabilirliğini değerlendirmede anahtar faktörleri – analiz edecek.

“Bu Dünya boyutundaki gezegenler, gökbilimcilere, mevcut ve planlanan teleskoplarla, yaşam için uygun olup olmadığını belirlemek için ayrıntılı olarak çalışabilecekleri ilk dünya” diyor Wit. “Hubble, gökyüzü astronomlarına bu Dünya boyutundaki gezegenlerden hangisinin Webb teleskobu ile daha ayrıntılı çalışma için asal adaylar olduğunu söylemek için merkezi atmosferik ön tarama rolünü oynama imkânı sunmaktadır.”

Çalışmanın sonuçları Doğa dergisinin 20 Temmuz sayısında yer alıyor.

Hubble Uzay Teleskobu NASA ve ESA arasındaki uluslararası işbirliği projesidir. Goddard teleskopu yönetir ve STScI Hubble’ın bilim operasyonlarını yönetir. STScI, Washington’da Astronomi Araştırmaları Üniversiteleri Birliği tarafından NASA için işletilmektedir.

Hubble hakkında resimli ve daha fazla bilgi için, ziyaret edin:

http://www.nasa.gov/hubble

http://hubblesite.org/news/2016/27

Haber: NASA

NASA: Hubble Teleskopu İlk Atmosfer Araştırmasını Yapıyor yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-hubble-teleskopu-ilk-atmosfer-arastirmasini-yapiyor.html/feed 0
NASA: 7 Tane Dünya Benzeri Gezegen Bulundu https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-7-tane-dunya-benzeri-gezegen-bulundu.html https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-7-tane-dunya-benzeri-gezegen-bulundu.html#respond Wed, 22 Feb 2017 12:15:09 +0000 http://www.bilgibizde.net/?p=899

NASA: 7 Tane Dünya Benzeri Gezegen Bulundu yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>

NASA’dan Büyük Açıklama Geldi: Tek Yıldızın Etrafında 7 Tane Dünya Benzeri Gezegen Bulundu

 

Trappist-1 adlı yıldız, Güneş’ten çok daha küçük olan bir cüce yıldız.


Ultra-serin bir cüce olan TRAPPIST-1 yıldızının yörüngede yedi Dünya gezegenleri vardır. Bu sanatçının konsepti, 23 Şubat 2017’de Nature dergisinin kapağında yer aldı.

 

NASA’nın Spitzer Uzay Teleskobu, tek bir yıldız etrafında yedi Dünya boyutunda gezegenin bilinen ilk sistemini ortaya koydu. Bu gezegenlerin üçü, yaşanabilir bölgeye, kayalık bir gezegenin eninde sonunda likit suya sahip olduğu ana yıldız çevresindeki bölgeye sıkıca yer verdi.

Bu keşif, güneş sistemimizin dışında tek bir yıldızın etrafında bulunan yaşanabilir bölge gezegenlerinin en fazla sayısına yeni bir kayıt düzenliyor. Bu yedi gezegenin tamamında, sağ atmosferik koşullar altında, bildiğimiz kadarıyla yaşamın anahtarı olan sıvı su olabilir, ancak yaşanabilir bölgedeki üçü ile şans yüksektir.

Ajansın Bilim Bilim Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Thomas Zurbuchen, “Bu keşif, yaşanabilir ortamların bulunması, yaşamı kolaylaştıran yerler bulmaca konusunda önemli bir parça olabilir” dedi. “Yalnız mıyız?” Sorusuna cevap vermek en büyük bilim önceliğidir ve yaşanabilir bölgede ilk defa bu kadar çok gezegen bulmak o hedefe doğru atılmış önemli bir adımdır. ”

Dünya’dan yaklaşık 40 ışıkyılı (235 trilyon mil) uzaklıktaki gezegen sistemi, Kova takımyıldızı içerisinde nispeten yakındır. Güneş sistemimizin dışında bulundukları için bu gezegenler bilimsel olarak dış gezegenler olarak bilinirler.

Bu eksplannet sistemi, Şili’de Geçiş Gezegenleri ve Planetesimaller Küçük Teleskopu (TRAPPIST) olarak adlandırılan TRAPPIST-1 olarak adlandırılır. Mayıs 2016’da TRAPPIST kullanan araştırmacılar, sistemde üç gezegen keşfettiklerini açıkladı. Spitzer, Avrupa Güney Gözlemevi’nin Çok Büyük Teleskopu da dahil olmak üzere yer yer çok sayıda teleskopun yardımıyla bu gezegenlerin ikisinin varlığını doğruladı ve beş tane daha keşfetti ve sistemdeki bilinen gezegen sayısını yedi’e çıkardı.

Yeni sonuçlar Çarşamba günü Nature dergisinde yayınlandı ve Washington’daki NASA Karargahı’ndaki bir haber bülteninde açıklandı.

Spitzer verilerini kullanarak ekip, yedi gezegenin boyutlarını tam olarak ölçmüş ve yoğunluğunun tahmin edilebilmesi için altı tanesinin kitlelerinin ilk tahminlerini geliştirmiştir.

Yoğunluklarına dayanarak, TRAPPIST-1 gezegenlerinin tümü kayalık olabilir. Daha fazla gözlem sadece suyun zengin olup olmadığını belirlemenize yardımcı olmaz, aynı zamanda yüzeylerinde sıvı su olup olmadığı da ortaya çıkar. Yedinci ve en uzaktaki dış gezegen kütlesi henüz tahmin edilmemiştir – bilim insanları buz gibi, “kartopu benzeri” bir dünya olabileceğine inanmaktadır, ancak daha fazla gözlem gereklidir.

Gazetenin baş yazarı ve Liege Üniversitesi’ndeki TRAPPIST ekstraflak araştırmasının baş araştırmacısı Michael Gillon, “TRAPPIST-1’in yedi harikası, bu tür yıldızların etrafında dönmüş bulunan ilk Dünya boyutundaki gezegenlerdir” Belçika. “Potansiyel olarak yaşanabilir, Dünya ölçeğinde olan dünyaların atmosferlerini araştırmak için henüz en iyi hedef” dedi.

Güneşimizin aksine, ultra-serin bir cüce olarak sınıflandırılan TRAPPIST-1 yıldızı – o kadar soğuk ki, sıvı su, güneş sistemimizdeki gezegenler üzerinde olduğundan daha yakın olan gezegenler üzerinde hayatta kalabiliyor. TRAPPIST-1 gezegen yörüngelerinin yedi tümü, Merkür’ün güneşimize göre ev sahibi yıldıza daha yakın. Gezegenler de birbirine çok yakındır. Bir kişi gezegenin yüzeylerinden birinde duruyorsa bakabilir ve muhtemelen jeolojik özellikleri veya komşu dünyanın bulutlarını görebilir ve bu da bazen Dünyanın gökyüzündeki aydan daha büyük görünebilir.

Gezegenler de aynı şekilde yıldızlarına kilitlenebilirler; bu da gezegenin aynı tarafının daima yıldızla karşı karşıya olduğu anlamına gelir; bu nedenle her iki taraf sürekli gündüz veya gece olur. Bu, gün boyunca gece tarafına üflenen güçlü rüzgarlar ve aşırı sıcaklık değişiklikleri gibi, Dünya üzerindeki hava koşullarından tamamen farklı hava koşullarına sahip oldukları anlamına gelebilir.

Güneş etrafında yörüngede gezinirken Dünya’yı dolaşan kızılötesi bir teleskop olan Spitzer, TRAPPIST-1’i incelemek için çok uygundu çünkü yıldız parlaklık dalgaboyları gözün göreceğinden daha uzun olan kızılötesi ışıkta parlıyor. Spitzer, 2016 sonbaharında TRAPPIST-1’i yaklaşık olarak 500 saat boyunca gözlemledi. Spitzer, sistemin karmaşık mimarisini ortaya çıkarmak için ev sahibi yıldızı önünde gezegenlerin geçiş geçişlerini gözlemlemek için kendi yörüngesinde benzersiz bir konumdadır. Mühendisler Spitzer’in, uzay aracının soğutucusu ilk beş yıllık operasyonun ardından planlandığı gibi bittikten sonra başlayan Spitzer’in “sıcak misyonu” sırasında transit gezegenleri gözlemleme yeteneğini optimize etti.

Kaliforniya Pasadena’daki Caltech / IPAC’deki NASA Spitzer Bilim Merkezi yöneticisi Sean Carey, “Bu 14 yıllık Spitzer operasyonlarında gördüğüm en heyecan verici sonuçtur” dedi. “Spitzer, James Webb Uzay Teleskobunun takip edebilmesi için bu gezegenler konusundaki anlayışımızı daha da artıracağı için sonbaharda takip edecektir. Sistemin daha fazla gözlemlenmesi, daha fazla sır çıkacağından emindir.”

Spitzer keşfini takiben NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu, yaşanabilir bölge içindeki üçü de içeren dört gezegenin taramasını başlattı. Bu gözlemler, bu gezegenlerin çevresinde, Neptün benzeri gaz halindeki dünyalara özgü, kabarık, hidrojen baskın atmosferlerin varlığını değerlendirmeyi amaçlıyor.

Bu resim, TRAPPIST-1 sisteminde keşfedilen yeni gezegenlerden biri olan TRAPPIST-1f’in olası yüzeyini göstermektedir. Spitzer Uzay Teleskobunu ve yerden çalışan teleskopları kullanan bilim insanları, sistemde yedi Dünya boyutunda gezegen bulunduğunu keşfettiler.

Mayıs 2016’da Hubble ekibi en uçtaki iki gezegeni gözlemledi ve böyle kabarık ortamlar için hiçbir kanıt bulamadı. Bu, yıldıza en yakın gezegenlerin doğada kayalık olduğu durumunu güçlendirdi.

Maryland Baltimore’daki Uzay Teleskopu Bilim Enstitüsü’ndeki Hubble araştırmasının ve gökbilimcisinin eş liderliğindeki Nikole Lewis, “TRAPPIST-1 sistemi, önümüzdeki on yılda Dünya boyutundaki gezegenlerin atmosferlerini incelemek için en iyi fırsatlardan birini sunuyor” . NASA’nın gezegen avcılık alanındaki Kepler uzay teleskobu, transit gezegenler nedeniyle yıldızdaki ufak değişiklikleri ölçen TRAPPIST-1 sistemi üzerinde çalışıyor. K2 misyonu olarak çalışan uzay aracının gözlemleri, gökbilimcilerin bilinen gezegenlerin özelliklerini hassaslaştırmalarına ve sistemdeki ek gezegenleri aramalarına olanak tanıyacak. K2 gözlemleri Mart ayı başında sonuçlanarak halka açık arşivde sunulacak.

Spitzer, Hubble ve Kepler, gökbilimcilerin, NASA’nın yaklaşmakta olan James Webb Uzay Teleskobunu kullanarak 2018’de başlatacakları takip çalışmaları planlamasına yardımcı olacak. Webb, daha büyük hassasiyetle su, metan, oksijen, ozon, Ve bir gezegenin atmosferinin diğer bileşenleri. Webb ayrıca gezegenlerin sıcaklıklarını ve yüzey basınçlarını – yaşanabilirliklerini değerlendirmedeki temel faktörleri – analiz edecek.

NASA’nın Pasadena, California’daki Jet Tahrik Laboratuvarı (JPL), NASA’nın Bilim Görevi Müdürlüğü için Spitzer Uzay Teleskopu görevini yönetiyor. Bilim faaliyetleri, Kaliforniya Pasadena’daki Spectzer Bilim Merkezi’nde yapılır. Uzay aracı operasyonları Lockted Martin Uzay Sistemleri Şirketi, Littleton, Colorado merkezli. Veriler Caltech / IPAC’de bulunan Kızılötesi Bilim Arşivinde arşivlenir. Caltech, JPL’yi NASA için yönetiyor.

Spitzer hakkında daha fazla bilgi için, ziyaret edin:

Https://www.nasa.gov/spitzer

TRAPPIST-1 sistemi hakkında daha fazla bilgi için şu adresi ziyaret edin:

Https://exoplanets.nasa.gov/trappist1

Dış gezegenler hakkında daha fazla bilgi için şu adresi ziyaret edin:

Https://www.nasa.gov/exoplanets

NASA: 7 Tane Dünya Benzeri Gezegen Bulundu yazısı ilk önce BilgiBizde.Net üzerinde ortaya çıktı.

]]>
https://www.bilgibizde.net/bilim/nasa-7-tane-dunya-benzeri-gezegen-bulundu.html/feed 0