ISS (Uluslararası Uzay İstasyonu) Uzay Çöplerinden Nasıl Korunuyor?

652

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda, uzay çöpleri ile ve mikro meteorlar ile sık sık çarpışma olur. Bu olay, uzaya çöp salınımı arttıkça daha da sıklaşıyor. Her çarpışma sonrasında, çöpler daha ufak parçalara bölünür. Neyse ki şu ana kadar ISS’te çok büyük bir zarara yol açılmadı.

Bugüne kadar yaşanmış en kötü iki olay ise uyduların imhası sırasında meydana geldi. 2009 yılında, 900 kiloluk arızalı Rus uydusu İridium haberleşme uydularından biri ile çarpıştı. Çarpışma sonucunda ikisi de parçalara ayrılarak, daha sonrasında takip edilmesi gereken binlerce tehlikeli ufak parça ortaya çıktı. Elbette bu bir kazaydı, ancak uyduların devreden çıkarılması için güvenli bir sistem geliştirmenin ne kadar önemli olduğunu gösteren bir örnek oldu.

Diğer kötü kaza ise tamamen bir ahmaklık sonucu ortaya çıktı. 2007 yılında, Çin bir uyduyu sadece bunu yapabilecek gücü olduğunu göstermek için füze ile yok etti. Bu imha işlemi sonucu binlerce enkaz parçası, yüksekliği 200 km ile 3800 km arası değişen bir buluta, Alçak Dünya Yörüngesi’nin (LEO) tümüne, yayıldı. Bu parçalardan bazıları ise 10 santimden büyük, yani oldukça tehlikeli.

Uzaydaki çoğu cisim ya uluslararası ya da ticari mülkiyet olduğu için NASA’nın bu gibi durumlarda güvenliği sağlayabilecek bir yetkisi bulunmuyor. Ancak Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) küçük çarpışmaların getirebileceği risk düşünülerek tasarlandı. Uzaydaki her cisim, yörüngesinin belirlediği hız ile hareket ediyor ve uzaydaki her cisim bir yörüngede. ISS için çizilen risk grafiğine baktığımızda, kelebek şeklinde bir grafik görüyoruz. Dolayısıyla en büyük zararın olması için ISS ile uzay çöpünün birbirine doğru hareket ediyor olması gerekiyor çünkü bu durumda parça ile ISS’in hızları birleştiği için şiddetin boyutu büyüyor. ISS 7,8 km/s ile hareket ediyor. Karşıdan gelem cisim de 7,8 km/s ile hareket ettiğinde toplam hız, dolayısıyla çarpışma hızı 15,6 km/s oluyor. Fakat ISS yörüngesindeki hiçbir cisim ISS’in zıt yönünde hareket etmiyor. Öyle olsa idi, 45 dakikada bir çarpışma yaşanırdı.

En büyük tehlike ise parçanın saat 2 ya da saat 10 yönünde gelmesi. Farklı bir yörüngede olmasına rağmen hızı parçanın ISS’e göre çok yüksektir. İstasyonun önünde, yörüngeler düşünülerek tasarlanmış bir kalkan bulunmakta. Buna Whipple tamponu deniyor. Bu çok katmanlı bir kalkan ve her katmanının arasında boşluk yer alıyor. Kalkanın çalışma prensibi ise şöyle: çarpan cisim katmanlar arasından geçerken etkisini yavaşça kaybediyor ve son katmana geldiğinde artık tehlikeli olmaktan çıkıyor.

Bir çarpışma sonrasında güneş panelinde yaşanan hasar.

Gelen parçacık basınçlı kabinin yüzeyinde delik açtığında ise kabin ekibi yama ile deliği kapatıyor.

Bugüne kadar kabin içine giren bir parça olmadı. Ancak zaman zaman araç üzerinde bazı ufak delikler oluşuyor. Güneş panelleri, radyatörler, kulplar ve destekler bu zedelenmelerden nasibini alıyor. Kabin ekibi çarpışma sesi duyulduğunda hemen bilgilendirilerek kazadan haberlerinin olması sağlanıyor.

Eğer tehlikeli cisim 10 santim civarındaysa ve Alçak Dünya Yörüngesi içindeyse, ISS hemen uyarılıyor ve ISS yerini değiştirerek olası kazanın etkisinden kurtuluyor. Eğer cisim küçük ise, risk alıp sonucuna göre hareket ediyorlar.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul Etmek Daha fazla oku